Bir Konserden Kalanlar

– SALON: İstanbul Kongre Merkezi’nin Harbiye Salonu’nu ilk kez gördüm. Lafı hiç uzatmayacağım: Hayran kalınacak denli şahane bir salon. Kazandıranlara bin teşekkür.

– ERKAN İLE İSMAİL: Sahnede önce Erkan Oğur ile İsmail Demircioğlu yer aldı. Her zaman olduğu gibi yine çağlar ötesinden gelip modern dünyanın göbeğine düşmüş iki derviş gibiydiler. Yani o denli yabansı ve acemi… Gözlerini kapatıp çalıp söylediler. Tüyler diken vaziyette…

– NEŞET USTA: Aslında Neşet Ertaş sahne alacakmış ama rahatsızlığı nedeniyle sahneye çıkamamış. Onun yerini Erkan Oğur ile İsmail Demircioğlu almış. İki dervişin, “Neşet Usta’nın yerine sahneye çıkmak bizim için onurdur” demeleri… Yani büyük incelik…

– HUŞU: Salon tamamen dolu… Buna rağmen derviş gibi söyleyenler, huşu içinde dinlendi. Seyirci de durumun farkında yani.

– VE AYNUR: O meşhur “Ahmedo”su ile titretmedik tel bırakmadı Aynur Doğan… Kürtçe ezgilerin ve ağıtların melikesi gibiydi sahnede… Kusursuz yorumu ve muhteşem sesiyle o kadar içten söyledi ki, hepimizi Mezopotamya coğrafyasının acılarıyla yüzleştirdi. Kürt sorununu çözer gibi söyledi türkülerini…

– MEHDİ BEY: Tarım Bakanı Mehdi Eker de konseri dinleyenler arasındaydı. Gürültüsüz, patırtısız gelmiş, içtenlikle eşlik ediyordu türkülere… Ancak konserin sonunda sadece çiçek sunmak için sahneye davet edildiğinde seyircinin bir kısmı tarafından yuhalandı. Ne yalan söyleyeyim: Biraz utandım seyircinin bu tutumu karşısında.

– KULİSTE: Konserin sonunda biraz çekingen bir ruh haliyle sanatçı kulisine gittik. Aynur Doğan’ı kutladık. Övücü sözler söyledik. Öyle mütevazı, öyle lirik, öyle samimi, öyle sakin, öyle ihtirassızdı ki hep birlikte “Demek ki kişiliği de sahnesi kadar etkileyici” yorumunu yaptık.
12 Aralık 2010
Ahmet Hakan
Resimler: onbesyirmibes.org

 

 

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir