Hayret Makamı

Aslında müzik yapmadığımızı, yalnızca tabiatta mevcut olan bir şeyi keşfettiğimizi söyleyen bir adam. Kendini de müzisyen, besteci filan saymıyor. Belki de şu Bir Ömürlük Misafir’likte konukluğunun karşılığını vermek için çabalayan biri. O yüzden onu musiki makamlarından önce başka bir makamda düşünmek gerekiyor, hayret makamında. Hayret: ‘Biliyorum’ demenin eksilttiği bir makam. Hem her şey onunla başlıyor, kendisine ‘büyük’ demeyen herkes bu adeta çocukluğa mahsus makamdan hiç ayrılmamış gibi, varoluşa, kainata, dünyaya, tabiata şaşkın çocuk nazarıyla, saflığıyla bakmanın güzelliğini taşıyor hem de İbn Arabi’nin nitelediği gibi, hayret makamı tasavvufta en son makam oluyor. Başlangıcın ve bitişin aynı olduğu, çocuklukla yüceliğin buluştuğu makam. Şaşkınlık uyandırması doğal. Hayret Makamı yazısına devam et

Erkan Oğur’un Gitarı

1970 yılında İspanyol malı el yapımı bir gitarım olmuştu. 1974’te ise bir THY uçağının kargo bölümünde gitarımın sapını kırmayı başardılar.sarki_okuma_kitabi

1974’te sapı kırılıp sonradan tamir ettiğim gitarımın kaderini merak eden varsa eğer: 1980’lere kadar o güzel gitarı çaldım, ama o kırılma macerası gitarda iz bırakmıştı, sapta kötü bir titreşim, bir cızırtı kalmıştı. 1980’lerin sonlarına doğru, aynı zamanda çok iyi bir gitar yapımcısı/tamircisi olan Erkan Oğur o gitarı alıp tamir etti, ama aynı zamanda da pek sevdi. Derken gitar perdesiz bir gitar haline geldi ve ben de onu Erkan’a hediye ettim. Erkan 1990’ların ilk yarısında yaptığı kayıtların çoğunda o gitarı kullandı. Gitarını özlemedin mi diye sorarsanız: Evet özledim. Ne de olsa ilk göz ağrımdı o benim. Ama öte yandan benden çok daha hünerli ellerde olması çok iyi bir teselliydi. İyi bir gitar,iyi bir gitarist hak eder. Erkan Oğur benim için dünyanın en gitaristlerinden biri.

Fretless ve Bir Ömürlük Misafir albümlerinin kaydından sonra o gitar Erkan’dan başka kimsenin gitarı olamazdı…

Şarkı Okuma Kitabı / Ses ve Sözle Denemeler, Bülent Somay
Metis Yayınları

“Kristal Gece”de Erkan Oğur Konseri

Fatih Üniversitesi tarafından bu yıl dördüncüsü gerçekleştirilen Türkiye’nin en iddialı kısa film yarışması Kristal Klaket ödül töreni dün akşam TİM Maslak Show Center’da yapıldı. Sanat, iş ve siyaset dünyasından isimlerin katılımıyla gerçekleşen ödül gecesinde usta müzisyenler Erkan Oğur ve İsmail Hakkı Demircioğlu sahne performansları ile izleyicilerden büyük alkış aldı.

Çekirdek’in Faydaları

80’li yılların mühim albümlerinden, Bülent Ortaçgil’le Fikret Kızılok ortaklığı ?Pencere Önü Çiçeği? yeniden yayımlanınca kapısını çaldık. Ortaçgil’e albümü, müzikal denemelerin beşiği Çekirdek Sanatevi’ni, o yılları anlattırdık.

80’li yılların kısır ortamında çıkmış, iki şarkı yazarını bir araya getiren mühim bir albüm, ‘Pencere Önü Çiçeği’ geçtiğimiz günlerde yeniden yayınlandı. Bu vesileyle Bülent Ortaçgil’in kapısını çaldık, albümü, Çekirdek Sanatevi’ni, Fikret Kızılok’u konuştuk. “Biraz kendimi toparlayıp o günleri hatırlamam lazım”, diyerek biraz düşündü ve anlatmaya başladı.  Çekirdek’in Faydaları yazısına devam et

Bir Konserden Kalanlar

– SALON: İstanbul Kongre Merkezi’nin Harbiye Salonu’nu ilk kez gördüm. Lafı hiç uzatmayacağım: Hayran kalınacak denli şahane bir salon. Kazandıranlara bin teşekkür.

– ERKAN İLE İSMAİL: Sahnede önce Erkan Oğur ile İsmail Demircioğlu yer aldı. Her zaman olduğu gibi yine çağlar ötesinden gelip modern dünyanın göbeğine düşmüş iki derviş gibiydiler. Yani o denli yabansı ve acemi… Gözlerini kapatıp çalıp söylediler. Tüyler diken vaziyette… Bir Konserden Kalanlar yazısına devam et